Balkan Savaşı’nın kaybedilmesinin nedenleri ve yapılan hatalar
Savaş başlamadan önce
- Savaştan önce Avrupa devletleri savaşı kazanacağımızdan o kadar emindiler ki, sonuç ne olursa olsun sınırların değişmeyeceğini ilan ediyorlar, İngilizler ‘bari Sofya’ya kadar gidin de daha fazla ilerlemeyin’ diye tavsiyede bulunmak ihtiyacını hissediyorlardı.
- Buna rağmen Birleşik Balkan Orduları karşısında güçsüz bırakılmış olarak savaşa girmek zorunda kalan Osmanlı Orduları , düşmandan önce kendi idarecilerinin ihanetine uğramış ve Balkanlarda Türk onurunu kurtarma mücadelesinde hiç te layık olmadığı bir yenilginin kurbanı durumuna düşürülmüştür.
- İttihat ve Terakki Fırkası ile Hürriyet ve İtilaf Fırkası mensubu asker ve sivil bürokratların , sırf siyasi görüş farklılıkları sebebiyle birbirine yardımdan yüz çevirmeleri ast-üst ilişkilerini dahi bozmuştu.
a. Siyasi Hatalar….:
- Balkanlardaki gelişmelerin , Osmanlı tarafından takip edilememesi ,hattaSultan Abdülhamit Han bile , gazete okuması yasak olduğu için dört Balkan devletinin ittifakını çok geç öğrenmişti.
- Savaştan önce tutarlı bir siyaset saptanamamış , dost devletler edinilemiyerek uluslararası çıkarlar dengesi kurulamamıştı.
- Sadrazamların her birisi kendi düşüncesi ve özel çıkarlarına uygun gelen bir yabancı hükümetin tarafını tutarak dengesiz bir siyaset izlenmiştir.
- Bulgar , Rum ve Sırpların asırlardır anlaşmazlık konusu olan kilise kavgaları devlet eliyle çözümlenerek kendisine karşı birleşmelerini kolaylaştırmıştır.
b. İnsan Kaynakları Hataları
- Seferberliğin ilanından 16 gün gibi kısa bir süre sonra savaş başladı. Bu kadar kısa bir zaman içerisinde çok sayıda askerin silah altına alınması , araç ve gereçlerin tamamlanması , birliklerin sefer görev yerlerine gitmeleri zor olduğundan Seferberlik tamamlanamadan eksik kadrolarla savaşa girilmişti.
- Balkanlarda bir karışıklığın meydana gelmeyeceği fikriyle ve gençleştirme politikası adı altında savaştan önce bölgeden (120 Tabur) 70,000 askerlik bir kuvvetin terhis ettirilmesi ,
- Nüfus politikaları olmadığından dağınık bölgelerde yaşıyan Türk halkı 1877-1878 göçünden sonra rastgele yerlere yerleştirilmiş ve Savaş bölgesinde yeterli yerli halk desteği sağlanamamıştı.
- Bölge halkının direnişi sebebiyle redif askerleri tamamıyla silah altına alınamadı.
- Cephe gerisinde Türk ve Müslüman halk çoğunluğunun sağlanamaması nedeniyle Rum , Bulgar ve Sırp kökenli halkın düşmanla işbirliği yapması kolaylaşmıştır.
- Osmanlı tebası olan Bulgar ahali savaş sırasında casusluk yapmış ve yerli Rum ve Bulgarlar küçük birliklere ve emir nöbetçilerine saldırmıştı.
c. İstihbarat , İKK. ve Propoganda Hataları
- Bulgar-Sırp Antlaşması 29.mayıs.1912’de onaylanmış olduğu halde seferberlik ilanına kadar öğrenilememişti.
- Balkan Antlaşmaları yapılalı birkaç ay ve Le Temp gazetesinde buna dair haber çıkalı iki ay olmasına rağmen Sadrazam Sait Paşa “Avusturya ve Balkan hükümetleriyle ilişkilerimiz en iyi şekilde yürmektedir” diyor ve alkışlanıyordu.
- Sofya elçiliğinden Hariciye nazırlığına getirilen Asım Bey , 15 Temmuz 1912’de Meclis’i Meb’usan’da yaptığı bir konuşmada Balkanlar’dan imanı kadar emin olduğunu , burada Osmanlı Devleti’ne karşı bir ittifakın kurulamayacağını söylüyordu.
- Dışişleri Bakanımız Gabriyel Norodunkyen Efendi savaşın ilanından bir ay önce “Balkan Devletlerinin Osmanlı Devletine saldırmıyacağına dair meclise teminat veririm” diyordu.
- Rusya , büyük devletler ve yoğun savaş hazırlıkları içindeki Balkan Devletlerinin uyutucu propogandalarına kanılmış ve hatta savaş olmıyacağı ve olsa bile bugünkü durumun korunacağına inanılmıştı. “O halde çarpışıp ta kan akıtmaya ne gerek var” şeklinde bir inanç oluşarak milletin savaş azim ve gücü yok edilmişti.
- Hükümet , Sırbistan’ın Avrupa’dan satın aldığı silahların Selanik Limanı’ndan Belgrat’a sevk edilmesine izin vermişti.
- Oluşan olumsuz psikoloji nedeniyle Müslüman halk devlete hizmetten kaçınmıştır.
Süheyl ÇOBANOĞLU
RUBASAM Başkanı