Bosna-Hersek’te , Bosnalı Sırp lider Milorad Dodik’in “bağımsız ordu kuracağını” açıklaması ve devlet içinde özerk bir yapılanmaya giderek Bosnalı Müslümanları bu oluşumun dışında bırakma planı, “savaş sonrası dönemin en büyük hayati tehdidini” oluşturmaktadır.
1992-1995 yılları arasında Sırp güçlerin Saraybosna’yı hedef aldığı Jahorina Dağı’nda sözde “terörle mücadele” tatbikatları gerçekleştiren Bosna Sırp polisinin bu tutumu ayrılıkçılığı çağrıştırmaktadır.
Irkçı Sırp lider Milorad Dodik’in ve Sırpların, geçen Nisan ayında Slovenya Başbakanı Janez Jansa’nın Bosna Hersek’in parçalanmasını isteyen haritayı gündeme getirmesinden cesaretlenerek, Bosna Hersek’in toprak bütünlüğünün parçalanması, Bosna Hersek Sırp Cumhuriyeti’nin (RS) Sırbistan’a bağlanması, Hırvatların yoğunlukta olduğu kantonların Hırvatistan’a bağlanması taleb edilmekteydi.
Dodik, Batı’yı askeri müdahaleye kalkışması halinde, destek sözü veren müttefiklerinin olduğunu (Sırbistan ve Rusya) vurgulayarak tehdit etmişti.
Bosna Hersek Yüksek Temsilcisi Christian Schmidt’in BM’ye yazdığı raporda da belirttiği gibi; Bosna ulusal kolluk kuvvetleri ile Bosnalı Sırp polisi arasında çatışmalar yaşanmasının mümkün olduğu, Srebrenitsa katliamında olduğu gibi yeni bir katliama göz yumulmaması için hızlı hareket edilmesi gerektiği, Batı’nın askeri müdaheleye kalkışması halinde kendisine destek sözü veren müttefiklerinin olduğunu söyleyen Dodik’in hamleleri uluslararası toplum tarafından yanıtlanmadığı takdirde, oluşacak istikrarsızlığın daha geniş bölgesel sonuçları olacağı unutulmamalıdır.
”Kamuoyunun ve Yetkililerin dikkatine önemle duyurulur…
Süheyl ÇOBANOĞLU (RUBASAM Bşk.V.) Mesut BAŞKIR (RUBASAM Bşk.)