Yazar: Umut TANAÇAR
Editör: İrem KESKİN
Lalapaşa’da Kakava-Hıdırellez Coşkusu (1)
Edirne’nin Lalapaşa ilçesinde gerçekleştirilen Kakava-Hıdırellez Şenlikleri, renkli anlara sahne oldu. Kakava-Hıdırellez, Edirne’nin Lalapaşa ilçesinde bu yıl ikinci kez kutlandı. Kortej yürüyüşüyle başlayan kutlama programı, Kakava ateşinin yakılmasıyla devam etti. Gecede halk oyunları gösterileri büyük beğeni alırken; programın devamında yer alan sanatçılar performanslarıyla festivale renk kattı. Programda konuşan Lalapaşa Belediye Başkanı Zafer Sezgin Geldi, ilçedeki kültürel ve sosyal faaliyetlerin artarak devam edeceğini belirtti. Geldi, “Bugün burada, baharın coşkusunu, kardeşliğin sıcaklığını ve kültürümüzün renklerini hep birlikte paylaşmak üzere toplandık. Lalapaşa’nın misafirperver yüreğiyle sizleri bu güzel günde ağırlamaktan büyük mutluluk ve onur duyuyorum. Kakava sadece bir bahar bayramı değil; aynı zamanda sevginin, hoşgörünün ve birlikte yaşamanın en güzel simgelerinden biridir. Yüzyıllardır bu topraklarda yaşayan halkların ortak değerlerini, geleneklerini ve dostluğunu yaşatmamıza vesile olur. Bugün burada gençlerimizin gülümsemesinde, büyüklerimizin duasında, müziğimizde ve oyunlarımızla bu kadim kültürün izlerini görüyoruz. Lalapaşa olarak bu zenginliği yaşatmaya, kuşaktan kuşağa aktarmaya kararlıyız. Çünkü biz biliyoruz ki; kültürüne sahip çıkan toplumlar, geleceğini de güvenle inşa eder. Gençler; siz bizim yarınımız, enerjimiz, hayal gücümüzsünüz. Bugünün coşkusunu yaşarken, yarının daha umut dolu olması için sizlere güveniyoruz. Kadınlarımız; sizler hayatın her alanında emeğinizle, sabrınızla ve sevginizle varlık gösteriyorsunuz. Siz olmadan birliğimiz eksik, dayanışmamız, yarım kalır. Bu şenlik sizin gücünüzle daha da anlam kazanıyor. Ve sevgili çocuklar; gözlerinizdeki neşe, yüzünüzdeki tebessüm bize geleceğe dair umut veriyor. Bugün sizin kahkahalarınızla güzelleşiyor. Katılımınızla bu güzel günü daha da anlamlı kıldığınız için hepinize teşekkür ediyorum. Baharın neşesi, Kakava’nın coşkusu, tüm yıl boyunca yüreklerimizde yaşasın.” ifadelerini kullandı.

Kırklareli Tso Başkanı Ilık’tan Yerel Ekonomiye Güç Katacak Buluşma (2)
Kırklareli Ticaret ve Sanayi Odası (Kırklareli TSO) Başkanı Soner Ilık, şehrin ekonomik kalkınmasına adına yapılan iş birliklerini tüm hızıyla sürdürüyor. Başkan Ilık, bu noktada Kırklareli Özbay Erkek Öğrenci Pansiyonu İşletmecisi Cüneyt Özbay ve Bor Power Firması Sahibi Yunus Emre Akın’ı makamında ağırladı. Görüşmede, hem eğitim hem de enerji sektöründe faaliyet gösteren işletmelerle yapılabilecek iş birlikleri masaya yatırıldı. Başkan Soner Ilık, Kırklareli’nin ekonomik potansiyelini daha ileriye taşımak amacıyla sürdürdükleri projelerden bahsederek, yeni yatırımlara ve istihdam olanaklarına kapı aralayacak çalışmalar hakkında detaylı bilgi verdi. “Kırklareli’nin kalkınması için gece-gündüz demeden çalışıyoruz.” diyen Başkan Ilık, yerel girişimcilerle, kurdukları güçlü iletişimin bölge ekonomisinin geleceği açısından kritik öneme sahip olduğunu belirtti. Ziyaret sırasında, Bor Power Firması yetkilisi Yunus Emre Akın, enerji verimliliği ve çevre dostu ürünlerle ilgili projelerini paylaşırken, Cüneyt Özbay ise öğrencilere yönelik barınma hizmetlerinde kaliteyi artırmaya yönelik planlarını dile getirdi. Her iki isim de Kırklareli’nin gelişen iş ortamı ve potansiyelinden duydukları memnuniyeti dile getirerek, yeni projeler için iş birliğine hazır olduklarını vurguladı. Misafirlerinin nazik ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Soner Ilık, “İş dünyasıyla kurduğumuz bu tür temaslar, Kırklareli’nin üretim ve istihdam gücünü artırmak için önemli bir adımdır. Girişimcilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı. 
Trakya’da Nükleere Geçit Yok (3)
Trakya’da yapılması planlanan nükleer santrallerin olası etkilerini konu alan panel, 29 Mayıs 2025 tarihinde “Trakya ve Nükleer Santralleri Paneli” adıyla Tekirdağ Ticaret ve Sanayi Odası Toplantı Salonu’nda gerçekleşti. Panel oldukça kapsamlı olup bu mesele, tüm bilimsel ve hukuki boyutlarıyla ele alındı. Bu etkinlik, bölge halkı, meslek odaları ve çevre örgütlerinden oldukça ilgi gördü. Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi, Tekirdağ Kent Konseyi, Trakya Platformu, TMMOB, Tekirdağ Barosu ve Tekirdağ Tabip Odası’nın ortaklaşa düzenlediği panelde; doğa, hukuk, sağlık ve enerji alanında uzman isimler görüşlerini dile getirdi. Moderatörlüğünü Av. Güneş Gürseler’in üstlendiği etkinlikte Prof. Dr. Doğanay Tolunay, gazeteci ve enerji yazarı Özgür Gürbüz, Prof. Dr. Burcu Tokuç ve Dr. İlksen Dinçer Baş konuşmacı olarak yer aldı. Etkinliğin çizdiği temel çerçeve ise Anayasa’nın 56.maddesi oldu. Anayasa’nın 56.maddesi, “Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.” hükmüdür. Panelde yapılan değerlendirmelerde, Trakya’ya yönelik nükleer enerji yatırımlarının yalnızca bir enerji politikası değil, aynı zamanda çevre hukuku, kamu sağlığı, insan hakları ve yerel yönetimlerin rolü bakımından da çok yönlü ele alınması gereken bir mesele olduğu ifade edildi. Konuşmalar boyunca, nükleer enerji projelerinin Trakya’nın ekolojik dengesi, tarımsal yapısı, turizm potansiyeli ve halk sağlığı üzerindeki riskleri bilimsel verilerle ortaya konuldu. Prof. Dr. Doğanay Tolunay, Trakya’nın hassas ekosistemine dikkat çekerken, Prof. Dr. Burcu Tokuç radyasyonun sağlık üzerindeki uzun vadeli etkilerini paylaştı. Özgür Gürbüz, nükleer enerjinin dünya genelindeki ekonomik ve çevresel başarısızlıklarını örneklerle aktarırken, Dr. İlksen Dinçer Baş da Marmara Bölgesi’nde yaşanan ekolojik tahribatlara dikkat çekti. Açılış konuşmasında Tekirdağ Kent Konseyi Başkanı Berrin Başol Menekşe, “Trakya’nın geleceğini ilgilendiren böylesine kritik bir konuda halkın bilinçlenmesi büyük önem taşıyor. Farklı disiplinlerden uzmanların bir araya geldiği bu tür platformlar, karar alma süreçlerine katkı sunacaktır.” dedi. Ücretsiz olarak halka açık gerçekleştirilen panele çevre gönüllüleri, üniversite öğrencileri ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarından katılım sağlandı. Panel sonunda izleyicilerin sorularının yanıtlandığı bölümde, nükleer enerjiye yönelik kaygılar bir kez daha dile getirildi. Etkinliği düzenleyen kurumlar, bu panelin sadece bir başlangıç olduğunu belirterek Trakya’nın dört bir yanında benzer bilgilendirme çalışmalarının sürdürüleceğini açıkladı. Amaçlarının, hukuki ayrılıkların giderilmesi ve halkın karar süreçlerine etkin biçimde katılması olduğu belirtildi.

Yer Verdiğim Haberlerin Işığında Analizlerim
Öncelikle, ilk haberi analiz edecek olursam, Hıdırellez’in kültürümüzdeki önemi yadsınamaz bir gerçektir. Gelenek ve göreneklerimizde oldukça önemli bir yer tutar. Türkistan, Batı Asya, Anadolu ve Balkanlar’da Nevruz sonrasında bayramın gelişi olarak oldukça anlam kazanmış bir bayramdır. Malumumuz üzere 5 Mayıs’ı 6 Mayıs’a bağlayan gecedir. Bu gece Anadolu’yu Balkanlar’a bağlayan Trakya coğrafyasında, Türkiye Trakyası’nda da (Doğu Trakya ve Batı Trakya’daki tek toprağı olan Edirne-Karaağaç’ta) oldukça coşkuyla her yıl kutlanır. Edirne, bu noktada önemli bir merkez olmuştur. Merkez ilçesi başta olmak üzere birçok noktada (yer verdiğim haber özelindeki Lalapaşa ilçesi gibi birçok noktada) festivaller düzenlenir, sanatçılar sahne alır, misafirlere ikramlıklar hazırlanır, Kakava ateşi yakılır, dilekler dilenir, dualar edilir. Hıdırellez, geleceğe daha da umutla bakabilmenin, topluluk halinde sağlığı, huzuru ve bereketi ummanın adıdır. İkinci habere geçtiğimizde ise, Trakya’nın kendi potansiyelini ortaya koymanın bir zorunluluk olduğu ortaya çıkmaktadır. Şöyle ki, Marmara Bölgesi özelinde baktığımızda İstanbul başta olmak üzere Kocaeli, Bursa ve bir noktada da Balıkesir, enerji kollarında, ticaret ve sanayi sektörlerinde ön plana çıkmış kentlerimiz olurken Trakya tarafı, maalesef biraz daha geri planda kalmış, gerek Tekirdağ, gerek Edirne, gerekse Kırklareli, bence istenilen düzeye erişememişlerdir. Öyle olacaktır ki, bu noktada bulunan paydaşlar, somut adımlar atmaya çalışıyorlar. İstanbul başta olmak üzere Kocaeli, Bursa ve biraz da Balıkesir’de biriken bu istihdam yükünün Trakya tarafına da dağıtılması, yatırımların oraya doğru da yöneltilmesi bir zorunluluktur. Çünkü denge bozulmuştur. İstihdam edilemeyen nüfus, bu saydığım lokomotif yapılan şehirlere göç ediyor. Orada artan nüfus, sorunları beraberinde getiriyor. İstanbul başta olmak üzere Bursa ve Kocaeli illerimiz de artık gerçekten bu yoğunluktan, yükten yorulmuş vaziyette oldukları gözle görülüyor. Trakya ise her geçen gün bünyesindeki nüfusu da kaybederek varolan potansiyelini gerçekleştirme arzusundan kopma noktasına geliyor. Bu noktada, mademki, Kırklareli, somut adımlar atmaya çalışmaktadır, Kırklareli ile başlayıp bu gelişme, varolan potansiyeli ortaya çıkartıp bunu daha da yükseltme azmini, aynı iradeyi Edirne ve Tekirdağ’ın da göstermesi, hatta Trakya’da toprağı bulunan bir diğer güzel ilimiz Çanakkale’nin de göstermesini diliyorum. Üçüncü habere geçtiğimizde ise, yaşadığımız yıllardaki bu toprakların en önemli sorunlarından nükleer santral hakkında bilinçlenmenin oluştuğunu görmek beni açıkçası son derece sevindirmiştir. Topluma yön verme vazifesini gerçekten içselleştirip bu doğrultuda çalışmalar yapan bilim insanları, hukukçular, çeşitli sivil toplum kuruluşları ve meslek örgütleri, yaptıkları çalışmaları halka sirayet ettirme noktasında önemli bir adım attığını ve bu adımın devamının geleceğini görüyoruz. O da şöyle, yaptıkları panel, bölge halkında da karşılık bulmuş, bu ilk adımdır. Bu ilk adım Tekirdağ’da gerçek anlamda atılabilmiştir. Tekirdağ’ın ilçelerine ve Tekirdağ haricinde sırayla diğer illere de yöneldiklerinde buradaki ilgiyi orada da bazen yavaş yavaş, bazen olması gerektiği ayarda bulacaklarını düşünüyorum. Çünkü nükleer santral dediğimiz olay hem çevreyi olumsuz yönde etkiler, bu çevrenin içerisinde de can dostlarımız ve akciğerlerimiz olan ormanlarımız önemli bir yer tutar, hem de kendi sağlığımızı olumsuz yönde etkiler. Ekonomik gelişmeyi tartıştığımızda da, dünya genelinde başarı getirmemiş, kaldı ki sağlığımız ve çevremiz mahvolduktan sonra, ekonomik gelişme olsa bile benim gözümde bunun pek bir değeri yok. Dünyada örnekleri durmuşken, bizim bu noktada nükleer santralin çevresel ve ekonomik anlamda başarı getireceğini beklemek pek gerçekçi bir beklenti olmayıp ütopikliğe de kaçılmış olacaktır.
UMUT TANAÇAR
Kaynakça:
(1): https://www.edirnetv.com – Lalapaşa’da Kakava-Hıdırellez Coşkusu – Yayımlanma Tarihi: 6 Mayıs 2025,
(2): https://www.yesilyurtgazete.com – Trakya’da Yeşilyurt 1925 Gazetesi – Kırklareli TSO Başaknı Ilık’tan Yerel Ekonomiye Güç Katacak Buluşma – Yayımlanma Tarihi: 30 Mayıs 2025,
(3): https://www.trakyapolitik.com – Trakya’da Nükleere Geçit Yok – Yayımlanma Tarihi: 30 Mayıs 2025.


