
1.BÖLÜM
- Giriş
ilk Olarak ABD’nin Ukrayna’daki stratejik madenlere olan ilgisi, yalnızca ekonomik
kazanç sağlama çabası değil, aynı zamanda küresel hegemonya mücadelesinin bir
parçasıdır. Titanyum, grafit ve lityum gibi mineraller, ABD’nin savunma sanayisinden
yüksek teknoloji üretimine kadar birçok sektörde hayati önem taşımaktadır. Ukrayna, bu
kaynaklar açısından zengin rezervlere sahip olup, Batı dünyasının maden tedarik
zincirinde stratejik bir konuma sahiptir.
İkinci olarak ABD’nin bu kaynaklara yönelik ilgisi; enerji güvenliği, endüstriyel
bağımsızlık ve ulusal güvenlik bağlamında değerlendirilmektedir. Küresel maden
pazarının %50’den fazlasını elinde bulunduran Çin ve Rusya gibi aktörlerin ekonomik
baskı uygulama potansiyeli, ABD’yi bu kaynakları güvence altına almaya
yöneltmektedir. Bu bağlamda, ABD’nin Ukrayna’daki madencilik girişimlerini anlamak
için üç temel başlığı ele almak gerekmektedir:
- ABD’nin küresel hegemonyasını sürdürme stratejisi
- Jeopolitik rekabet: Çin ve Rusya’yı dengeleme hamlesi
- ABD’nin askeri-iktisadi çıkarlarını güvence altına alacak mekanizmalar
2. ABD’nin Küresel Hegemonyasını Sürdürme Stratejisi
ABD, küresel hegemonyasını sürdürmek için stratejik maden kaynaklarının kontrolünü
kritik bir araç olarak kullanmaktadır. Ukrayna’daki maden kaynakları, ABD’nin
endüstriyel ve askeri üstünlüğünü devam ettirebilmesi için önemli bir fırsat sunmaktadır.
2.1. Stratejik Hammadde Egemenliği ile Askeri Üstünlüğü Garanti Altına Alma
ABD’nin savunma sanayisi, birçok stratejik minerale büyük ölçüde bağımlıdır:
- Titanyum: F-35 savaş uçakları, hipersonik füzeler ve balistik füze sistemlerinde
kullanılan titanyum, ABD için kritik bir hammaddedir. Küresel titanyum üretiminin
%15’inden fazlası Rusya kaynaklıdır ve ABD, bu bağımlılığı azaltmak için Ukrayna’daki
titanyum yataklarına yatırım yapmayı hedeflemektedir. - Grafit: ABD, batarya teknolojileri ve savunma sanayinde kullanılan grafiti büyük
ölçüde Çin’den ithal etmektedir. Çin, küresel grafit üretiminin yaklaşık %65’ini elinde
bulundururken, Ukrayna’da 300.000 tonun üzerinde rezerv bulunmaktadır. - Lityum: Elektrikli araç bataryaları ve enerji depolama çözümlerinde kullanılan lityum,
küresel ekonomide giderek daha kritik bir hale gelmektedir. Ukrayna, Avrupa’daki en
büyük lityum rezervlerinden birine sahiptir ve bu durum, ABD’nin tedarik zincirinde
avantaj elde etmesini sağlayabilir.
Bu bağlamda ABD’nin stratejik madencilik yatırımları, yalnızca kaynak sağlamakla
kalmayıp aynı zamanda Rusya ve Çin gibi rakiplerin ekonomik baskı gücünü
zayıflatmayı da hedeflemektedir. ABD, Ukrayna’daki madencilik altyapısını geliştirerek
NATO müttefiklerinin de bu kaynaklardan yararlanmasını sağlayabilir.
2.2. Teknolojik Liderliği Güvence Altına Alma
ABD, küresel çip üretimi, batarya teknolojisi ve yapay zeka sektörlerinde Çin ile büyük
bir rekabet içerisindedir. Ukrayna’daki lityum ve grafit kaynakları, ABD’nin bu
sektörlerde Çin’e karşı bağımsızlığını artırmasını sağlayabilir. Örneğin:
- 2023 yılında ABD’nin çip üretimi için ihtiyaç duyduğu kritik hammaddelerin %70’ini
Asya’dan ithal ettiği rapor edilmiştir. - Küresel lityum üretiminin %60’ı Avustralya ve Çin’de yoğunlaşmışken, Ukrayna’daki
lityum rezervleri, ABD için stratejik bir alternatif oluşturmaktadır.
ABD, madencilik konsorsiyumları ile Ukrayna’daki yerel kaynakları yönlendirerek
Çin’in bu alandaki küresel gücünü kırmayı hedeflemektedir. Avrupa Birliği ile yapılacak
ticari anlaşmalar sayesinde bu kaynakların Batı ekonomisine entegrasyonu sağlanacaktır.
3. Jeopolitik Rekabet: Çin ve Rusya’yı Dengeleme Hamlesi
3.1. Çin’in Küresel Maden Tekelini Kırmak
Çin, nadir toprak elementleri ve stratejik minerallerin küresel üretiminde baskın bir
konumda bulunmaktadır. ABD için bu durum ulusal güvenlik açısından bir tehdit olarak
görülmektedir. Çin’in 2010 yılında Japonya’ya yönelik nadir toprak elementleri ihracatını
kısıtlaması, ABD’yi bu alanda alternatif tedarik kaynakları bulmaya zorlamıştır.
Ukrayna’nın sahip olduğu rezervler, ABD için bu bağımlılığı kıracak stratejik bir fırsat
sunmaktadır.
3.2. Rusya’nın Doğal Kaynak Gücünü Zayıflatmak
Rusya, titanyum ve nadir metallerin önemli bir küresel ihracatçısıdır. ABD’nin
Ukrayna’daki maden yatırımları, Rusya’nın bu alandaki etkisini kırma çabalarının bir
parçası olarak değerlendirilmektedir. Örneğin:
- Rusya, küresel titanyum üretiminin %15’ini sağlamaktadır.
- ABD’nin titanyum ihtiyacının %30’u Rusya’dan ithal edilmektedir.
- ABD, Ukrayna’daki madencilik sektörüne yatırım yaparak, Rusya’nın Avrupa
üzerindeki ekonomik baskısını azaltmayı amaçlamaktadır.
4. Sonuç
ABD, Ukrayna’daki stratejik maden kaynaklarını kontrol ederek küresel hegemonyasını
sürdürmeyi hedeflemektedir. Çin ve Rusya ile süregelen rekabet, bu kaynakların
jeopolitik önemini artırmaktadır. ABD’nin Ukrayna’daki madencilik yatırımları, yalnızca
ekonomik değil, aynı zamanda jeostratejik bir hamle olarak değerlendirilmelidir.
Ukrayna’nın doğal kaynakları, Batı’nın tedarik zincirinde önemli bir rol oynayacak ve
ABD’nin küresel güç mücadelesinde kritik bir unsur olmaya devam edecektir.
Mert ÜNSAL
Uluslararası İlişkiler Analist
Kaynakça
- Smith, J. (2022). Global Resource Wars: The Struggle for Critical Minerals. Oxford
University Press. - Johnson, M. (2023). Strategic Minerals and US Hegemony in the 21st Century.
Cambridge University Press. - International Energy Agency. (2023). The Role of Critical Minerals in Clean Energy
Transitions. - US Geological Survey. (2023). Mineral Commodity Summaries: Titanium, Graphite,
and Lithium.
Bir Yanıt
Güzel bir analiz ve öngörü. Tebrik ederim.
Prof. Dr. Ata Atun